Bir önceki fotoğrafa yazdığım mesaj bazı genç dostlarımı gücendirmiş. Ben de bir yazı daha yazmayı uygun buldum.
Şimdi efendim;Rembrant "gece devriyesi veya"night watchers" isimli bu tablosunu 1642 yılında Hollanda'da yapmıştır. Bu resim halen Amsterdam'da Rijks müzesinde sergilenmektedir.
Bu resimde karanlık ve ışık o kadar güzel verilmiştir ki bu gün hala taklit edilemiyor.Resimdeki her karaktere ayrı bir hareket verilmiştir.Boyutları 3.63m.X4.67 olan bu resim o zamanın şartlarına göre devasa bir boyutta yapılmıştır.Resim sanki bir fotoğraftan yapılmış gibidir.
Yıllar önce Biz Yasemin'le bu fotoğrafta gördüğünüz,o çocukların oturduğu koltuklarda oturduk ve hayranlıkla uzun zaman tabloyu inceledik. Müzenin kapanma saati geldiğinden mecburen ayrıldık. Bu tablonun sergilendiği koridorun sonuna kadar Yasemin başı arkada yürüdü. Resme bakmaya doyamadı.
Genç arkadaşlar bana kızmasınlar, gücenmesinler. Ben teknolojiye karşı değilim. Ama her şeyin bir yeri bir zamanı var. Ben kız arkadaşının veya erkek arkadaşının elinden tutmuş diğer elinde telefon yürüyen, bir masada oturup birbirlerini fark bile etmeden başkaları ile mesajlaşan, sizinle konuşurken acaba meşaj geldimi diye ikide bir de telefonlarını kontrol eden,( Bu resimde olduğu gibi) dünyanın en güzel yerinde en enterasan eserlerin önünde kafalarını telefonlarından kaldıramayıp hiçbir şeyin farkına varmayan, teknoloji esiri olmuş şahışlara ve bu insanı ürküten zihniyete karşıyım.
Şimdi şu davranışı Rembrant hak ediyormu????
Eskiler bilirler, merhum Orhan Veli'nin bir şiiri vardır;
Ne Londra Konferansı
Ne atom bombası.
Bir elinde cımbız,
Bir elinde ayna.
Umurunda mı dünya
Bizimkide;
Bir elinde cep telefonu,
Bir elinde Ipet
Mesaj gelmişmi mesaj???
Gerisini siktir et.
Eminim şeytan yaratıldığından beri hiç bu kadar eğlenmemişti!!!

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder