BİR BEN VAR, BENDEN İÇERİ
Vallahi ben sizi anlamıyorum. Hüzünlü bir yazı yazıyorum, beğenme rekorları kırıyor. Sonra mesajlar yazıyorsunuz. Üzüntülü yazılar yazmayın, üzülüyoruz diye. Gönül koyuyorsunuz. Bu defa komik bir yazı paylaşıyorum, komik olduğunu biliyorum çünkü yazarken en fazla ben gülüyorum. Sonuç fiasko. Benim kadrolu okuyucularımın haricinde kimsenin eli beğen düğmesine gitmiyor. Neyi seviyorsunuz, neyi beğeniyorsuz, ne gormek, okumak istiyorsunuz anlayamıyorum ki...
Simdi canlarım biliyorsunuz ben 71 yaşındayım. Yaşıyorum ama taze değilim. Hani yaşlı, Yahudi asıllı bir teyze, Büyük Ada da balıkçıya " bu baliklar taze mi?" diye sormuş. Çocuk " görmüyor musun teyze? canlı bunlar, canlı" deyince " bende canlıyım, ama taze değilim evladım" demiş. Öyle işte. Ömrümün büyük bir bölümünü yurt dışında geçirdim. Çok seyahat ettim. Bu arada yıllarca felsefe calıştım. Daha önce de yazdığım gibi Osho' nun talebesi oldum. Okullarına devam ettim. Toronto, Ķöln, Amsterdam merkezlerinde kaldım. O muhterem insanın dizinin dibinde oturup, onu dinlemek nasip oldu. Kanada da 10 yıldan fazla Gurdieff& Ouspensky felsefe merkezine devam ettim. İnanılmaz bilgili, derin, dünya tatlısı insanlarla tanıştım. Dünyanın her köşesinden arkadaşlarım oldu.
Kars doğumlu büyük filozof Gurdieff; insanın bir makina olduğunu, insanların eğer hayatlarında bir yerlere varmak istiyorlarsa, herşeyden önce bir makina olduklarını kabul etmeleri gerektiğini söyler. Her din kitabının en başında "kendini bil veya tanı( know yourself) yazdığına dikkat çekerek, kendi makinasını tanımaya çalışmayan kimseden ne kendisine, ne de başkasına hayır gelir" der.
Gudieff'e göre" ben" diyen insanın içinde bir tane değil, bir yığın ben, ben, benler vardır. Bir "ben" olur derken, bir "ben" hayır olmaz, bir diğeri beyaz derken, başka biri beyaz demektedir. İste insanın kararsızlığı, kafasının karışıklığı, tutarsızlığı, mutluluğu veya mutsuzluğu içinde yaşayan bu farklı kişiliklerin davranış biçimlerinden oluşur. İnsanoğlu bir değildir. Mesela son yıllarda birisini öldürmüş veya birisine tecavüz etmiş bir şahıstan bahsederken," Aaa, halbuki ne kadar efendi, kibar sevgi dolu birisiydi dendiğini duymus veya okumuşsunuzdur. İste bu suçu işleyen, o şahsın içinde yaşayan cani ruhlu bir " ben"dir. Gurdieff'in dediği gibi makinasını tanımayan içindeki benlerin farkında olmayan bir insan büyük hatalar yapabilir, katil, hatta seri katil bile olabilir. Çok iyi tanıdığınıza inandığınız birisinin bir davranışıyla sizi büyük bir hayal kırıklığına uğratması işte bu yüzdendir. "Bunu senden beklemezdim dediğiniz şahsın icinde ne "sen" ler vardır inanamazsınız. Bunu ne siz bilebilirsiniz, ne de kendisi.
Yani sevgili "F" vitaminlerim benden hep ayni tip yazılar beklemeyin. Çünkü o yazıları yazan hep aynı "ben" değil. Sizlere yazılarımı yazarken bilgisayarımın başında o gün hangi "ben" in oturacağını bilmiyorum. Bazen bir "ben" in yazdığıni diger bir "ben" hayretler içinde okuyor. Sonra bütün benler bir araya geliyor, karar veriyor ve yazıyı paylaşıyoruz. Yani o kadar kolay değil.
Yani ne çıkarsa bahtınıza, daha doğrusu bahtımıza.
Öpüyoruz, Ekim ayınız güzel olsun..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder