İŞİN SIRRI
Kendisine yöneltilen soruya hemen bir cevap vermedi uzun beyaz saçlı, beyaz sakallı adam. Önce sol kulağındaki küpesine gitti parmakları. Sonra sağ bileğindeki rengarenk bileklikleri sol eliyle, sonra sol bileğindeki , rengarenk bilekliikleri, sağ eliyle şöyle bir düzeltti.
Sonra kendisine bu soruyu soranları derin derin süzdü. Ne enterasan diye düşündü. Okurlarımın bazıları bana “hocam”, bazıları “abi”, bazıları “bey diye hitap ediyorlar. Halbuki ben hep aynı adamım, dedi kendi kendine. Ama “hocam” denmesine bayılıyordu yani.
Düşündüklerine güldü. Önce ağzının iki yanında sıralanan çizgiler, sonra alnında birbirine parelel üç adet derin çizgi, sonra siyah göz altları, gözlerinin etrafındaki çizgiler, en sonunda da ela gözleri güldü.
“ Hayır”dedi hala gülümsemeye çalışarak. “Ben içip içip yazmıyorum. Yazıp yazıp içiyorum”.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder