UYUMAYI ÖZLEDİM
Sevgili naylon şeyhin naylon müritleri. Bu defa durum ciddi yardımlarınıza, önerilerinize şiddetle ihtiyacım var. Var çünkü çok yoruldum. Son beş yıldır kafamı yastığa koyup ta şöyle dinlendirici, deliksiz bir uyku çektiğim vaki değil. Devamlı aynı veya benzeri rüyalar görüyor, devamlı uyanıyorum. Ve sabahlları yorgun, dayak yemiş gibi, betonlaşmış bir mide ile uyanıyorum.
Rüyalarımda hep bir şey yapmaya calışıyor, yapamıyorum. Hep bir şeyler yanlış gidiyor. Mesela, seyahate cikacağım pasaportumu bir türlü bulamıyorum. Hava alanına gideceğim kayboluyorum, bir türlü ulaşamıyorum. Hangi uçağa bineceğime karar veremiyorum, uçak kalkıyor. Bir türlü bavullarımı hazırlayamıyorum. İşte böyle uykumun arasında çırpınıp, sinirlenip duruyor, sonra uyanıyorum. Sonra tekrar uyuyorum ve aynı lanet rüya kaldığı yerden devam ediyor, kesintisiz.
Bu şimdi sizlerle paylaşacağım fıkraya benziyor biraz. Adamcağızın biri ne zaman uykuya dalsa rüyasında koca bir TIR kullanmaya başlıyor ve sabahlara kadar TIR'ın direksiyonunda oturuyor. Sabahları yorgun perişan bir şekilde uyanıyor. Her gece aynı rüya.
Bir gün gözlerinin altı simsiyah yolda giderken bir arkadasına rastlıyor.arkadaşı onu böyle perisan bir durumda görunce "Bu ne hal bir derdin mi var" diye soruyor. Adamcağız derdini anlatınca arkadaşı ona bir hipnozcunun ismini adresini veriyor ve muhakkak gidip görmesini öneriyor.
Adam çaresiz hipnozcunun mekanına gidiyor. Hipnozcu güler yüzlü tatli dilli sakallı tombiş birisi. Adamın anlattıklarını ilgiyle dinliyor ve "Gece uykun geldiginde uyumadan beni ararsan, ben seni bu dertten kurtarırım" diyor.
Adam sevinerek evine gidiyor ve hemen o gece hipnozcuyu çağırıyor. Hipnozcudan "Uyu simdi yavrum" komutunu alan adam uyuyor. Sonra hipnozcu "TIRI senden aldım uyumaya devam et" diyor. Adam bebek gibi uyumasına devam ediyor, kurtuluyor.
Aylar sonra hikayemizin kahramani yolda giderken bir arkadaşına rastlıyor. Adam yorgun, adam perisan. "Hayrola neyin var" diye soruyor. Arkadaşı "Sorma birader uyuyamıyorum. Başımı yastığa koyar koymaz bir esmer, bir sarışın, bir kızıl saçlı afet rüyama giriyor, bir onu, bir öbürünü derken sabah oluyor. Valla böyle giderse ölüp gideceğim diyor.
Bizim ki hemen hipnozcunun adresini veriyor. Arkadaşı sevine sevine gidiyor. Aradan bir hafta geçiyor, yine arkadaşını yolda görüyor. Ama adam yine perişan, gözlerinin altı daha da siyah . "Ne oldu oğlum hipnozcuyu görmeye gitmedin mi diye soruyor. "Evet hemen gittim cevabını alınca "eeeee" diyor. Zavallı arkadaşı "Abicim" diyor "Hipnozcu beni uyuttu karıları aldı sonra elime bir TIR tutuşturdu. Şimdi sabaha kadar TIR kullanıyor yorgunluktan ölüyorum" diyor.
Yani benim sevgili okurlarım insallah sizin Önerileriniz hipnozcunun tarzinda olmaz
Bekliyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder