Bu yazıyı ben yazmadım. Kansere yenilen bir doktor hanım ölümünden önce yazmış. Ben bu yazının altına bin defa imzamı koyarım. İşte o yazı;
“Yanınızdaki kimseye değer verin. Kırmayın onu. Durup durup sevdiğinizi söyleyin. Özel hissettirin. En ufacık bir şeyde bitti demeyin, ağlatmayın, üzmeyin. Neden mi? Çünkü ölümün saati yok. Belki son sarılmanızdır, belki son görüşünüzdür. Belki saatler sonra onu değil de toprağına dokunacaksınız. Onu değil de toprağını öpeceksiniz. Belki ettiğiniz kavgalara pişman olacaksınız. Keşke yanımda olsa da ona bir sarılsaydım diyeceksiniz. Sevdiklerinizin değerini onları kaybettikten sonra değil, şu an bilin. Toprak aldığını geri vermez, çünkü ölümün saati yoktur”
Son kitabım Yasemin, Bak Yeşil’i bitirdiğimde 3 kopya yaptım Kopyalardan birini Antalya üniversitesinde en az 30 kitabı yayımlanmış bir profesör arkadaşıma, bir kopyasını Kadıköy Kız lisesinden emekli olmuş edebiyat hocası, fevkalade bir edebiyatçı çok yakın bir bayan arkadaşıma, bir kopyasını da editörüme gönderdim.
Her üçü de kitabı okudular. O akşam editörüm karısını yemeğe çıkarmış, profesör arkadaşım hanımının hep istediği kolyeyi satın almış sürpriz olarak boynuna elleriyle takmış, Edebiyat Hocası arkadaşımda kocasını koluna takıp saatlerce Suadiye sahillerinde dolaşmış.
Dostlarım, bu hanım sanki Yasemin, Bak Yeşil Yeşil’in özetini yazmış. Sizlere daha önce de yazdığım gibi, kitabım bütün D&R lar da var. Eğer almadıysanız lütfen alın. Çok samimi olarak yazıyorum, biraz hüzünlü bir kitap ama dünya görüşünüzü, birliktelikliğinizi, evliliğinizi, değer ölçülerinizi, pozitif yönde etkileyecek, hayata bakışınızı değiştirecek, bana inanın.
Ve unutmayın, KİTABIN GELİRİ KANSER VAKFINA BAĞIŞLANIYOR
Bu arada kitabı alıp okuyan dostlar lütfen samimi olarak duygularınızı paylaşırmısınız diğer okuyucularımızla
Eğer bu yazıyı paylaşırsanız çok sevinirim.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder