KAPAK OLSUN
Eh... İsmet abimi tanıdınız Bu gördüğünüz şeker kadın benim ablam. Benim iki ablam var. Bu küçük ablam Suzan, sadece 81 yaşında. Çok yaramazdır çoook. Her ne olursa olsun içindeki o muzip, yaramaz çocuk hiç kaybolmadı, kaybolmazda...
Iki ablam birlikte hacca gittiler. Bilirsiniz her ailede aile fertleri birbirlerine isim takarlar. Ablamın ismide çocukluğunda çok zayıf ve ince bacaklı olduğundan "Leylek"ti. Ablam Hac dönüşü bana "Güven siz bana hep leylek derdiniz, bak şimdi hacı leylek oldum" dedi.
Kitaplarımda yazdığım gibi (alıp okuyanlar hatırlarlar) Suzan ablam ailenin en sakarıydı. Devamlı hastalanır, bir yerlerini kırar veya incitirdi. Hayatı hastalıklarla, (kalp ameliyatı, kanser dahil)
ameliyatlarla, ilaçlarla, içiçe geçti. Ama onun inanilmaz sabrı, güler yüzü, hoşgörüsü, inanci şükür onu bu günlere taşıdı. Dedim ya, ne olursa olsun öyle muzip öyle hayatı komik tarafından gören bir kadındır ki inanamazsınız. Mesela, geçenlerde doktora gittiğinde "Çok üzülüyorum. Özür dilerim evladım artik ameliyat edeceğiniz yerim kalmadı. Çok mahçubum. Sizlere bir katkıda bulunamıyorum. Insallah bana kızıp gönül koymuyorsunuzdur, elimden bu kadarı geldi" demiş. Kimin aklina gelir ki?
ameliyatlarla, ilaçlarla, içiçe geçti. Ama onun inanilmaz sabrı, güler yüzü, hoşgörüsü, inanci şükür onu bu günlere taşıdı. Dedim ya, ne olursa olsun öyle muzip öyle hayatı komik tarafından gören bir kadındır ki inanamazsınız. Mesela, geçenlerde doktora gittiğinde "Çok üzülüyorum. Özür dilerim evladım artik ameliyat edeceğiniz yerim kalmadı. Çok mahçubum. Sizlere bir katkıda bulunamıyorum. Insallah bana kızıp gönül koymuyorsunuzdur, elimden bu kadarı geldi" demiş. Kimin aklina gelir ki?
Aydın, açık fikirli, Atatürkçü, maceraperesttir benim ablam. Çatır çatır facebook kullanır. Bütün yazılarımı okur. Çatır çatır da yorum yapar. Aman ben hacıyım onu yapmam bunu yapamam diye de düşünmez.Bu resmi Marmaris Cennet adası Adaköy otelinin barında çektirdik. Saat sabahın biri.
Dün gece barda otururken "Abla Baba Dağ'dan yamaç parasütüyle atlamaya ne dersin?" diye sordum. 'Oğlum gece vakti parasütle atlanır mı.? Sabaha ne olmuş? Şöyle gündüz vakti her tarafı seyrede seyrede atlasam olmaz mı?" diye sordu. Sonra da "Bak ama başım açık atlamam ha" diye ikaz etti beni.
Ve işte burada naylon şeyhiniz devreye girer ve der ki; Allah anama babama rahmet eylesin. Nur içinde yatsınlar. İnsanın büyük bir ailesi olması, abileri, ablaları, kardeşleri yanında veya etrafında huzur içinde yaşaması o kadar güzel ki. Ana rahmini paylaşmak orada hayat bulmaktan daha kutsal ne olabilir? Birbiriyle konuşmayan, görüşmeyen, hatta birbirine diş bileyen kardeşlere kapak olsun bu yazım.
Aklınızı başınıza alın. Son pişmanlık fayda etmeyecek. Söylemedi demeyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder